🐭 Deyimler Ve Atasözleri Arasındaki Benzerlikler
Atasözleriile Deyimler Arasındaki Benzerlikler ve Farklılıklar Atasözleri ve deyimlerin birbirleriyle ortak ve birbirinden ayrılan bazı özellikleri vardır. Birbirleriyle ortak olan en önemli özellikleri, her ikisinin de toplum tarafından ortak olarak benimsenen ve kullanılan kalıplaşmış sözler olmalarıdır.
İnsanlar arasındaki farklılıklar dil, din, ırk, cinsiyet, bölge, ülke, ilgi, yetenek, zevkler, vb. çok çeşitlidir. İnsanlar birbirine benzemek zorunda değildir. Dünyada hiçbir insan birbirinin aynısı değildir. İnsanlar benzer ve farklı özelliklere sahiptir. İnsanlar arasındaki benzerlikler ve farklılıklar doğaldır.
atasözleriarasındaki benzerlikler ve paralellikler üzerinde durulmuştur. Bu bakımdan İsmail Eren'in ve Aydın Oy'un incelemeleri dikkat çekmektedir. Bu arada 1984'te yaptığımız "Sesler" Dergisinin 1965-1975 Yılları Arasındaki Yugoslavya Türk Halkının Halk Edebiyatı" adlı master çalışması
anlatımagüç katmak, anlatımı etkili kılmak ve anlaşmayı daha da kolaylaştırmak için atasözleri, deyimler, aktarmalar ve benzetmelere başvurmaktır. Bu çalışmada; İngilizce ve Türkçede bulunan atasözleri, deyimler, aktarmalar ve benzetmeler incelenecektir. İki dil arasında rastlantısal benzerliklerin yanı
Deyimler benzetmeler yaparak etkili bir anlatım amaçlı kullanılırlar. Atasözleri bir ders verir. Kısacası öğreticidir. Deyimlerin ise öğretici olma özelliği yoktur. Sadece bir durumu mecaz yollarla ifade eder. Deyim ve Atasözü arasındaki benzerlikler. 1. Her ikisinde de kelimelerde mecaz, istiare ve kinaye vardır. 2.
Atasözleri ve Deyimleri Arasındaki Benzerlikler ve Farklılıklar Atasözleri ve Deyimlerin Ortak Özellikleri: 1. Çok eski zamanlardan günümüze ulaştıkları için kimin tarafından söylendikleri belli değildir. 2. Kısa ve özlü sözlerdir. Yani az sözcükle çok şey anlatırlar. 3.
İlkkez Ömer Asım Aksoy, "Atasözleri ve Deyimler" adlı eserinde atasözlerimizi bilimsel yoldan değerlendirmeye çalışmış, biçim ve kavram özelliklerini, deyimlerden ayrıldığı noktaları örneklerle göstermiştir. Halk kültürümüzün en değerü kaynaklarından olan atasözlerimizi genişliğine ve derinliğine inceleyip
HgIZh. Cevap Deyimlerimizle atasözlerimiz arasındaki belli başlı ayırt edici özellikler nelerdir sorusunun cevabıAtasözü Uzun deneyimler ve gözlemler sonucu oluşmuş, yol gösterici, genel kural biçiminde kalıplaşan, toplumca benimsenen ve anonim bir nitelik taşıyan özlü Belli bir durumu, belli bir kavramı göstermek için kullanılan öz anlamından az çok ayrı bir anlam taşıyan, kalıplaşmış, halkın ortak dil ürünü olan sözlere deyim ve deyimleri birbirinden ayıran özellikler;-Deyimler kısa sözlerdir, atasözleri deyimlere göre daha genellikle -mak/-mek ile biter, atasözleri öğüt verir, deyimler bir durumu daha iyi ifade mecaz anlamlıdır, atasözleri her zaman mecaz anlamlı söyleneni belli değildir, deyimler destan vb. şeylere cümledir, deyimler her zaman cümle kesin hüküm,öğüt,yol göstericilik yoktur. Bu yüzden genel kural oluşturmazlar. Atasözleri ise kesin bir yargı bildirirler.
Atasözleri ve deyimlerin birbirleriyle ortak ve birbirinden ayrılan bazı özellikleri vardır. Birbirleriyle ortak olan en önemli özellikleri, her ikisinin de toplum tarafından ortak olarak benimsenen ve kullanılan kalıplaşmış sözler olmalarıdır. Genellikle bu ortak özelliklerinden dolayı atasözleri ve deyimler birbirine karıştırılır. Oysa her ikisini birbirinden ayıran bazı önemli özellikler vardır. Deyimler, çok kez, başka türlü halk verimlerine ve daha başka anlatım araçlarına karıştırılır; atasözlerine, birleşik sözcüklere, Türkçe terimlere ve argo denilen sözlere... Bir karşılaştırma yapacak olursak, atasözleri az sözcükle çok şey anlatan özlü sözlerdir. Anlattıkları denenmiş, doğruluğuna inanılmış düstur genel kural, kaide niteliğindedirler. Deyimler ise, kalıplaşmış anlatım araçlarıdır. Cümle şeklinde olanlar bile bir anlam bütünlüğü taşımaz. Asıl anlamlarını içinde bulundukları cümleden alırlar; aldıkları anlam da değişmez bir kural niteliğinde değildir. Örneğin Denize düşen yılana sarılır. Atasözü Dört yanı deniz kesilmek Deyim Her iki sözde bir çaresizliği belirtiyor. Ancak birinci söz inanılmış, benimsenmiş bir düşünce, değişmez bir kural. İkinci söz ise, bir anlam bütünlüğü taşımıyor. Ancak şöyle bir cümle içinde “Varını yoğunu kaybedince dört yanı deniz kesildi, tutunacak bir dal bulamadı.” denilirse, bir çaresizlik anlamı ortaya çıkıyor ama, bu da değişmez bir kaide değil; varını yoğunu kaybeden herkesin dört yanı deniz kesilmez ki. Tutunacak bir el, tutunacak bir dal bulanlar da olur. O halde bu bir deyimdir. Deyimlerin Atasözlerinden farkı şöyle özetlenebilir 1. Deyimler kavram ve durum bildirirler; atasözleri ise bir yargı ifade ederler. 2. Deyimlerin mecazlı anlamı vardır; atasözlerinde bu şart değildir. 3. Deyimlerde kesin hüküm,öğüt,yol göstericilik yoktur. Bu yüzden genel kural oluşturmazlar. Atasözleri ise kesin bir yargı bildirirler. 4. Deyimlerin öyküsü, efsanesi ve kaynağı genellikle vardır; atasözleri anonimdir, söyleyenleri belli değildir. 5. Deyimleri anlatım kalıbı olarak görebiliriz, atasözleri ise tek başlarına bir cümledir. Deyimler ile atasözlerinin benzer tarafları şunlardır 1. Her ikisinde de kelimelerde mecaz, istiare ve kinaye vardır. 2. Kelime dizilişleri değiştirilemez. 3. Sözdeki kelimelerin eş anlamlısını kelimenin yerine koymak olumlu bir sonuç vermez, sözü bozar. 4. Biçim yönünden birbirlerine benzerler. Öğüt ve Yargı Deyimler bir anlatım biçimidir. Bir kavramı en güzel, en etkili biçimde anlatmayı amaçlar. Bu nedenle de deyimlerde, atasözlerinde olduğu gibi bir öğüt verme ya da bilgece sözler söyleme çabası yoktur. Attan inip eşeğe binmek, etekleri zil çalmak, ok yaydan çıkmak, bin dereden su getirmek gibi deyimlerde herhangi bir öğüt veya yargı yoktur. Ancak, "Ağaç yaşken eğilir.", "Ne ekersen onu biçersin." gibi atasözlerinde hem öğüt hem de yargı vardır. Deyimlerde ise genelde öğüt ve yargı bulunmaz. Atasözleri ile deyimleri birbirinden ayıran en önemli özellik budur. Cümle Biçimindeki Atasözleri ve Deyimler Bazı deyimler cümle biçimindedir. Cümle biçiminde olan bu deyimlerde yargı vardır. Bu nedenle atasözleri ile karıştırılabilir. Dağ fare doğurdu. / Delik büyük, yama küçük./ Yorgan gitti, kavga bitti. / Tencere yuvarlanmış, kapağını bulmuş. gibi deyimlerde de yargı vardır, ama öğüt yoktur. Atasözleri ve deyimler arasındaki bir fark da değimlerin "öğüt" vermemesidir. Atasözlerini Deyim Olarak Kullanma Birçok atasözü deyim olarak da kullanılır. Ancak deyimler genelde atasözü olarak kullanılmazlar. "Ne ekersen onu biçersin." atasözü bir konuşma ya da yazıda "Hamdi ektiğini biçti." şeklinde kullanıldığında deyim haline dönüşür. Örnek Ayağını yorganına göre uzat. atasözü → Ayağını yorganına göre uzatmak deyim Doğmadık çocuğa don biçilmez. atasözü → Doğmadık çocuğa don biçmek deyim İtle yatan, bitle kalkar. atasözü → İtle yatıp bitle kalkmak deyim Aman diyene kılıç kalkmaz. atasözü → Aman diyene kılıç kaldırmak deyim Atasözlerinin çoğu bir anlatım biçimine dönüştüğü zaman deyim olur. Örnek Recep, ayağını yorganına göre uzatmadığı için iflas etti. Otu çekip, köküne bakmadan, yani adamın ailesini iyice araştırmadan evlenirsen pişman olabilirsin. Hem Atasözü Hem Deyim Olarak Kullanılan Sözler Bazı sözler hem atasözü hem de deyim özelliği taşır. Ancak bunların sayıları oldukça azdır. Aşağıda örnek olarak verilen sözler öğüt olarak kullanıldıklarında atasözü, konuşma biçimi olarak kullanıldıklarında deyim olur Üzümünü ye, bağını sorma. Sen ağa ben ağa, bu ineği kim sağa? Çamsakızı çoban armağanı. Atın ölümü arpadan olsun. Atasözü ve Deyimlerde Eylem Çekimi Deyimler genellikle büyük eylem çekimlerine girer. Bu bakımdan atasözlerine nazaran çok daha fazla esneklik gösterirler. Oysa atasözlerinde bu esneklik yoktur. Atasözleri genellikle şimdiki zaman, belirli geçmiş zaman ve gelecek zaman kipiyle kurulurlar.
deyimler ve atasözleri arasındaki benzerlikler