🦑 Fibrokist Için Brokoli Kürü Kullananlar

Bir diğer adıyla brokoli detoksu olarak da adlandırabileceğimiz haşlanmış brokoli suyu kürü kilo verme konusunda en iddialı kürlerden biridir. Düzenli tüketildiği takdirde etkisini kısa zamanda görebileceğiniz brokoli suyu kürü, mide sağlığı için de çok önemlidir. Bugün Bee'O markasının ürünleri hakkında biraz konuşmaya geldim sizlerle. Arılar dünyanın dengesini sağlıyor bilmeyen yoktur 🐝. Ne kadar dünyanın dengesini sağlamaya yardımcı ise bir okadar da sağlığımız açısından da faydaları var . Bu markanın elimde bulunan 2 ürünün ne kadar faydalı besinler olduğundan 1tatlı kaşığı bal. süt ve ılık su. Uygulama : Öncelikle cildimizi temizliyoruz , bunun için daha önce sölediğim gibi , defne sabunu , kükürtlü sabun yada alıştığınız temizleme ürününü kullanabilirsiniz. Daha sonra, yarım çay bardağı ılık suyumuzun içerisine limonumuzu sıkıp budolabına alıyoruz. Diger Sabahakşam aç karnına suyunu için. Bu kür aynı zamanda akciğer ödemi, akciğer kanseri, allerjik astım gibi hastalıklarada çok faydalıdır. İNCİR KÜRÜ : 8-9 adet kuru inciri iyice yıkayın. Yarım litre suda kaynatttıktan sonra sabah akşam, aç karnına suyunu için. Aşırı tuz tüketiminin önüne geçen bir diyet programı olduğundan pirinç diyeti, böbreklerin sağlıkla çalışmaya devam etmesine destek oluyor. Tüm bu etkileri ve görece düşük kalorili bir diyet olması sayesinde kişiden kişiye farklılık gösterse de haftada 4 kiloya kadar ciddi bir miktarda kilo verdirdiği de biliniyor. Sonuç almak için kürün bir uygulama süreci, ne miktarda alacağınızın bir ölçüsü vardır. Buna mutlaka uymak zorundasınız. Hipoekoik kistler için bir ay süreyle brokoli kürü Memeleriniz ağrıyorsa, yanıyorsa veya memelerinizi ellediğinizde kitleler hissediyorsanız meme kisti yani fibrokist olabilir. Yaklaşık her iki kadından birinin göğsünde Fibroadenom (Fibrokist) oluşabilmektedir. Bu fibrokistlere karşı 21 günlük Brokoli Kürü mükemmel bir tamamlayıcı tedavi yöntemidir. vM3T. PAYLAŞ TWITTLE GOOGLE+ LINKEDIN Saraçoğlu fibrokist için bitkisel tedavi kürü önerdi. Brokoli bitkisinin fibrokistleri yok edici özelliği vardır. Fibrokistler adetin bir hafta öncesinden... Saraçoğlu fibrokist için bitkisel tedavi kürü önerdi. Brokoli bitkisinin fibrokistleri yok edici özelliği vardır. Fibrokistler adetin bir hafta öncesinden itibaren ağrı ve hassasiyet yapmaya başlar. Tiroid rahatsızlığı olanlar brokoli kürü uygulayamazlar. Tiroidi iyot çalıştırır. Brokoli, lahana ve turp gibi sebzelerde bulunan kükürt iyodun emilmesine engel olmaktadır. Tiroid rahatsızlığı bulunan ve fibrokisti olanlar dereotu tüketmelidirler. Fibrokist için sabah, öğle ve akşam aç karnına dere otu yenilmeli ve üzerine brokoli kürü uygulanmalıdır. Fibrokistik meme neden oluşur? Asıl sebebi bilinmemekle beraber aynı meme kanserinde olduğu gibi fibrokistik meme oluşumunda da östrojenin etkisi olduğu sanılmaktadır. Fibrokistler büüyklüğü nohut ile ceviz büyüklüğü arasında olan sıvı dolu keseciklerdir. Bu kistler kendi kendilerine yırtılırlarsa ağrı yaparlar. Sertleşme olursa buna fibrosiz denilmektedir. Fibrokist memede ağrı ve ele gelen sertlik şeklinde belirti verir. Regl dönemlerinde şikayetler artar. Fibrokistler Kansere Dönüşür mü? Dönüşme ihtimali vardır. PAYLAŞ TWITTLE GOOGLE+ LINKEDIN ÖNCEKİ SONRAKİ Fibrokistlere Karşı Brokoli Kürü Nasıl Kullanılır? Fibrokist Nedir? Kadınlarda, memenin iyi huylu rahatsızlıklarından biri de hastanın eline bir sertlik veya kitle gelmesidir. Rahatsızlığın ilerlemesinde, meme ağrısı ve meme ucundan akıntı görülebiliri. Memenin bu iyi huylu rahatsızlığı modern tıpta detaylı bir şekilde sınıflandırılmıştır. Bunlar arasında iyi huylu olarak en sık rastlananları şunlardır Fibrokistik değişiklikler Fibroadenom İntraduktal papillom Duktal ektazi ve Mastit Fibrokistik değişimler, genel bir kural olmasa da doğurganlık çağındaki kadınlarda daha sık görülmektedir. Hemen hemen her iki kadından birinde görülmektedir. Memede yoğunluk artışı, fındık büyüklüğüne varan nodüllerin ele gelmesi, ağrı ve hassasiyet ile farkedilebilir. Kistler adet öncesi mensturasyon şişer ve ağrılı olabilir. Bu şişmelerin nedenlerinden en önemli nedeni aylık hormonal değişiklerdir. Anemi ve Fibrokistler Değerli okuyucu, demire bağlı kansızlık anemi çok önemli bir rahatsızlıktır. Birçok hastalığın tetikleyicisi anemidir. Örneğin; Allerjik reaksiyonlar Fibrokist Depresif bir yaşam Kalp çarpıntısı Kalpte ritim bozukluğu Saç dökülmesi Romatizmal şikâyetler Kronik yorgunluk Bağışıklık sisteminin zayıflaması Tiroid şikâyetleri Hormon dengesizliği Demire bağlı anemi, fibrokistlerin oluşumunda ve hızlı gelişmelerinde etkilidir. Eğer sık sık kansızlık şikâyeti yaşıyorsanız veya kronik kansızlık şikâyeti söz konusuysa mutlaka tedavi olmanız gerekir. Öncelikle vücudunuzun demir deposunu kontrol ettiriniz ve hemoglobin HGB değerinizin 12’nin altına düşmemesine özen gösteriniz. Aneminin dışında başka bir rahatsızlığınız varsa, mutlaka anemi şikâyetinin tedavi edilmesi gerekir. Anemi tedavi edilmediği takdirde mevcut olan diğer rahatsızlığın tedavisi uzun zaman alabilir. Unutmayınız, kansızlık aynı zamanda bağışıklık sisteminin zayıflığı demektir. Bağışıklık sistemi zayıf olan hastaların çok daha zor tedavi olduklarını göz ardı etmeyiniz. Sürekli anemi şikâyeti yaşayanlar, aynı zamanda birkaç rahatsızlığı da beraber yaşamak durumunda kalabilirler. Aneminin ortadan kalkmasıyla mevcut olan birçok şikâyet de kendiliğinden ortadan kalkmaktadır. Unutmayınız, anemi yaşam kalitenizi hem çok olumsuz etkiler hem de birçok şikâyeti de eş zamanlı olarak yaşamanıza neden olur. Anemi uzun müddet tedavi edilmediği takdirde çok sayıda farklı rahatsızlıkların ortaya çıkmasına ve kalıcı rahatsızlıkların gelişmesine neden olabilmektedir. Fibrokistlere Karşı Brokoli Kürü Nasıl Kullanılır? Kadınların Göğsünde ki Fibroadenomlara fibrokistlere Karşı Brokoli Kürü Nasıl Hazırlanır? Kaynamakta olan yarım litre suyun içerisine taze ve koyu yeşil renkli olan yaklaşık 200-250 gram Brokoliden atınız. Kapağı kapalı olarak kısık ateşte altı dakika haşlayınız. Altıncı dakikadan sonra ocaktan indiriniz ve ağzı açık olarak ılımaya bırakınız. Yarısını sabah kahvaltısından yirmi dakika önce aç karnına, diğer yarısını da öğlen yemeğinden yirmi dakika önce aç karnına içiniz. Yirmibir gün boyunca her gün taze hazırlanıp içilmesi gerekir. Haşlama suyu içerisindeki haşlanmış brokoliyi tüketme zorunluluğu yoktur. Arzu edilirse tüketilebilir. Duruma göre zaman zaman kür tekrar edilebilir. Not Eğer fibrokistler iki yıldan fazla mevcutsa, bu takdirde uygulanacak brokoli kürü şöyle olmalıdır 2 x 21U + 3A U = 21 gün uygulanır A = 3 gün ara verilir Bu formülün anlamı şudur İki kez yirmibir gün uygulanıp, her yirmibirinci günün sonunda üç gün ara verilecektir. Toplam kırkiki gün uygulanacaktır. Her yirmibir günün sonunda verilecek olan üç günlük ara uygulama süresine dahil değildir. Bu kür tamamlandıktan sonra şikâyetin durumuna göre dönem dönem yılda iki-üç kez uygulanır. Dikkat Hormonlu ve transgen tohumdan elde edilen brokoliyi bu amaçla kullanmayınız. Satın alacağınız brokolinin taze ve diri olmasına dikkat ediniz. Sararmış olan brokoliyi satın almayınız. İhtiyacınız olan yirmibir günlük brokoliyi 200-250 gramlık porsiyonlar halinde derin dondurucunuzda saklayabilirsiniz. Derin dondurucuda sakladığınız brokoli altı ay boyunca etkin özelliğinden hiçbir şey kaybetmez. Kürü uygulayacağınız yirmibir gün boyunca uzun ara vermemeniz gerekir. Bu nedenle ihtiyacınız olan yirmibir günlük brokoli miktarını stoklamanızı öneririm. Dikkat Fibrokistlere Karşı Brokoli kürü kullanımı, tek başına yeterli değildir. Yardımcı diğer bitkiler hakkında danışmanlarımızdan detaylı bilgi alabilirsiniz. Kürümüzü uygularken; kahve, çikolata, ceviz tazesi veya kurusu, portakal, portakal suyu ve taze beyaz üzüm tüketilmemelidir. Dikkat Tiroit rahatsızlığı olanların brokoli kürü yapılması önerilmemektedir. Sıkça sorulan sorular Brokoli kürünün uygulamasıyla ilgili sık gelen sorulardan bir tanesi de şudur 'Kaynamakta olan suya derin dondurucudan çıkardığımız brokoliyi atıyorum. Suyun kaynaması bir müddet duruyor. Hangi zamanı esas alacağım?' Cevap Kaynamakta olan suya atılan dondurulmuş brokoli, tencerede kaynayan suyun kaynamasını bir müddet durdurur. Tenceredeki su tekrar kaynamaya başlayınca zamanı saymak gerekir. Not Hekiminizin verdiği ilaçlar varsa mutlaka kullanınız. Buradaki uygulamayı bir destekleyici olarak kullanınız. Öncelikle bilmeniz gereken nokta, kullanacağınız bitkiye karşı alerjinizin olup olmadığıdır. Bu konuda hekiminizin görüşünü alınız. Hekime gitmeden ve teşhis koydurmadan şikâyetiniz ne olursa olsun, bu bilgilerle kendi kendinizi tedavi etmeye kalkışmayınız. Buradaki bilgilerin kesinlikle bir hastalığı teşhis amacı Yukarıda ki bilgiler Tıbbi Bitkiler ve Bitkisel Sağlık Rehberi adlı kitabımızdan alıntıdır. Brokoli Latince Brassica olerace convra. botrytis var. italica İngilizce Broccoli Almanca Brokoli Özellikleriprostatit,iyi huylu prostat büyümesi,gırtlak, yemek borusu ve prostat kanserini önleyici, hormon dengeleyici, mide ülserine karşı, antioksidan, idrar yolları enfeksiyonu, meme kanserini önleyici, menepoz döneminde, kemik erimesine karşı, göğüsteki fibrokistlere karşı. Brokoli, üzerinde en fazla ve en uzun çalışma ve araştırma yapmış olduğum bitkilerden bir tanesidir. Brokoli üzerindeki çalışmalarımın sonuçlarını ilk olarak, Türk televizyon kanallarında, 1999 yılının Mart ve Nisan aylarında memleketimde açıkladım. Bu açıklamayı yaparken karşımdaki bilim adamı bir farmakoloji uzmanı idi. Bana canlı yayında aynen şöyle demişti "çok güzel bir yemek tarifi verdiniz ". Bir bilimadamından gelen böyle bir yanıt açıkçası beni şaşırttığı kadar üzmüştüde. Fakat, bu olayın beni hiçbir şekilde olumsuz etkilemesine izin vermeyerek çalışmalarıma devam ettim. Internet üzerinden Avrupa ve Amerika'da üniversiteler ve medical forumlar ile irtibata geçtim. Yine internet üzerinden hasta ve hekimler ile karşılıklı olarak yapmış olduğum tartışmaların sonucunda, 1999 yılını mayıs ayında, Almanya'da Medikal Forum ' yöntemi ile Prostatit Tedavisi' adı altında Web Sitesi açmıştır. Aynı şekilde temmuz 1999 tarihinde Amerika'da Üniversitesi bu alanda en büyük tartışmayı başlatmıştır. Yine Amerika'nın ve dünyanın en büyük prostat vakfı Haziran 1999'da internette web sitesi açmışlardır. Daha sonra sırasıyla İspanya, Kanada ve İsveç gelmiştir. Bahsettiğim bu sitelerin internet adreslerini aşağıda vermiş bulunuyorum. Amerika'da Amerika'da Almanya'da Fransa'da Michigan State Üniversitesi Phytomagister kitabında Prof. Amerika'da Böyle bir hizmetin başlangıcını her ne kadar memleketimde başaramadıysam da, bir Türk olarak brokolinin bu şifalı gücünü tüm dünya insanlarının hizmetine sunabilmenin gururunu ve mutluluğunu yaşamaktayım. Yurt dışında açılmış olan bu siteleri tüm dünyadan hergün binlerce insan ziyaret etmektedir. Bir hafta içerisinde tüm dünyadan aldığım ortalama e-mail sayısı 400'ün üzerindedir. Beni en çok mutlu eden brokoli kürünü bizzat kullanmakta olan hekimlerden gelen e-maillerdir. Brokoli memleketimizde son birkaç yıldan beri tanınmaya başlamıştır. Halbuki, Bizans Döneminde Anadolu'da ve Akdeniz Bölgesinde özellikle yetiştirilmiş bir sebzedir. Brokoli, karnabaharın yeşiline benzeyen bir sebzedir. Hatta, şifa gücü bakımından brokoli ile karnabaharın ortak yönleri de vardır. Ancak, şifa gücü ve içindeki etkin maddeler bakımından brokoli, karnabahardan çok daha etkilidir. Karnabaharın brokolinden güçlü olduğu bir tek nokta vardır, o da kadınların kronik idrar yolları enfeksiyonlarına karşı olan gücüdür. Bu konuda karnabahar ile ilgili kısmı okuyunuz. Brokolide bulunan bazı önemli etkin maddeler aşağıdaki tabloda verilmiştir. Tablo Brokolide bulunan bazı etkin maddeler alpha-amyrin beta-sitosterol dimethyl-disulfid ferulic asit indol-3-carbinol kaempferol p-coumaric asit progoitrin salicylic asit sinapic asit trans-ferulic asit çinko caffeic asit cinnamic asit glucoerusin gluconasturtin linoleic asit n-penthyl-amine quercetin quercitrin sinigrin stigmasterol allyl-isothiocynate abscisic asit Brokoli gerçek bir C-vitamini deposudur. Orta büyüklükteki bir brokoli günlük C-vitamini ihtiyacımızın tam iki katını karşılar. Brokolinin lifli yapısı ve içerdiği beta karotensağlıklı bir bağırsak florası için vazgeçilmez birer takviyedir. Aynı büyüklükteki brokoli günlük A-vitamini ihtiyacımızın %15'ini karşılar. Burada okuyucuya hatırlatmakta fayda görüyorum, besinlerdeki A-vitaminini, A-vitamini olarak değil beta karoten olarak alırız. Besinlerde bulunan beta karoten A-vitamininin ön basamağıdır. Beta karoten vücudumuza alındıktan sonra yine vücudumuz tarafından A-vitaminine dönüştürülür. Gerek beta karoten gerekse de C-vitamini antioksidandırlar. Antioksidanlar serbest radikalleri free radicals yok edici özelliğe sahiptirler. Serbest radikaller kansere, kalp-damar rahatsızlıklarına, eklem romatizmasına ve Alzheimer hastalığının oluşumunda rol oynayabilmektedirler. Nebraska Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyelerinden Dr. Harman ve ekibi yaptığı çalışmalarda serbest radikallerin hücreleri çabuk yaşlandırdığını aging ve katarakta sebebiyet verdiğini ortaya koymuşlardır. Piyasada satılan antioksidan takviye tabletlerini hekiminize danışmadan kullanmayınız. Vücudumuzun kendisi yeterli ölçüde antioksidan üretmektedir. Ayrıca, sebze ve meyveler üzerinden de fazlası ile doğal antioksidan almaktayız. Unutmayınız, vücudumuz gerektiğinde kendi antioksidanını kendisi üretmektedir. Brokoli çok çeşitli etkin maddeler içeren bir sebzedir. Kadınlarda meme, erkeklerde prostat kanserine karşı koruyucu gücü olan bu etkin madde sulforafen dir. Bu madde aynı zamanda prostat kanserinin tedavisinde de kullanılmaktadır. Sulforafen 1992 yılında Johns Hopkins Üniversitesinden Dr. tarafından ortaya konmuştur. Sulforafen aynı zamanda yeşil soğan, havuç, brüksel lahanası ve karnabaharda da bol miktarda bulunmaktadır. Sulforafen maddesinin gücü, vücudumuzda kansere karşı savaşan quinnen reduktaz enzimini aktive etmesinden uyarmasından kaynaklanmaktadır. Kansere karşı koruyucu olan sulforafeni en iyi destekleyen ve yine brokolide bulunan indol-3-carbinol maddesidir. Değerli okuyucu, bilim adamlarının yaptığı araştırmaların sonuçlarına göre, gerek prostat kanserinin gerekse de kadınlarda meme kanserinin oluşumuna ve de yayılmasına neden olan iki önemli neden oldukça ağırlık kazanmaktadır. Bunlardan birincisi aşırı yağlı hayvansal beslenme, ikincisi ise hormon dengesizliğidir. Prostat ve meme kanserlerinin hızlı ilerlemesinde ve yayılmasında hormon denge- sinin önemli rolü vardır. Örneğin erkeklerde testosteron hormonunun aktif bir çeşidi metaboliti olan DHT DiHidroTestosteron hormonudur. Dihidrotestosteron prostat kanserinin ilerlemesinde ve de yayılmasında etkilidir. İşte, brokolinin içerisinde bulunan önemli bir etkin madde olan dihidrotestosteron hormonunun oluşumunu engelleyebilmektedir büyük oranda inhibe edebilmektedir. Bu sayede prostat kanserinin yayılmasına ve ilerlemesine engel olmaktadır. Burada bilinmesi gereken brokoli kürünün prostat kanserini yok etmediğidir. Ancak, brokoli kürü prostat kanserine yakalanma riskini önemli ölçüde engelleyebilmektedir. Eğer, yakın akrabalarında prostat kanseri olanlar var ise, bu kişilere brokoli kürünü yılda en az iki-üç kez uygulamalarını öneririm. Brokoli kürü, prostat kanserini önleyici potansiyel bir güçtür. Hastalığa yakalandıktan sonra tedavi etmek farklıdır, hastalığa yakalanmamak için önlem almak farklıdır. Brokoli kürünün önleyici gücünden çok daha fazla önleyici güce sahip olan arslanpençesidir. Bakınız arslanpençesi Brokoli quercetin adı verilen tabii antibiyotik içermektedir. Quercetin iki yıldan beri Amerika'da eczanelerde satılmaktadır. Quercetin prostat içi iltihaplanmalarda prostatit başarıyla kullanılmaktadır. Bunun dışında brokolide bulduğum saracon A1 adlı etkin madde quercetin'den çok daha etkili tabii bir antibiyotiktir. Saracon A1 özellikle idrar yolları ve prostat içi enfeksiyonlarında etkili olmaktadır. Bu tür tabii antibiyotikler bağışıklık sistemimizi immün sistem zayıflatmadan şifa verici güce sahiptirler. İşte, brokoli içerdiği diğer etkin maddeler ile hem bağışıklık sistemizi güçlendirmekte hem de aynı anda antibiyotik takviyesi yapmaktadır. Bu nedenle brokoli prostat problemlerine karşı bir önleyici olarak zaman zaman hiç çekinmeden kullanılabilir. Saracon A, saracon V ve saracon H adı altında isimlendirdiğim etkin maddeler, brokolide bulunan ve önceden bilinen etkin maddelerdir. Ancak, önceden bilinen ve literatüre geçmiş bu maddelerin belirttiğim özellikleri bilinmediği ve yeni olduğu için, bu nedenle saracon A, -H ve -V isimlerini kullandım. Eczanelerde satılan antibiyotikleri birer önleyici veya tedbir olarak kullanamayız. Ancak bir hekimin önerisi doğrultusunda şikâyetler ortaya çıktıktan sonra kullanabiliriz. Unutmayınız ki, bütün sentetik antibiyotikler insan hayatı için vazgeçilmez birer tedavi edicidirler. Hemen hemen bütün sentetik antibiyotikler tedavi esnasında bağışıklık sistemimizide zayıflatmaktadırlar ve de uzun vadeli kullanıldıkları taktirde de bağırsak florasını bozarak, bağırsaklarda ve kadınların genital bölgelerinde mantar oluşumuna neden olabilmektedirler. İyi huylu prostat büyümesi benign prostate hypertrophy 40-45 yaşından sonra erkeklerin %43 'ünde, 50-55 yaşlarında %50'sinde ve 60 yaşlarından sonra da %55'inde görülen bir rahatsızlıktır. Genel olarak başlangıç şikayetleri geceleri sık idrara kalkma, idrar yaparken zorlanma ve çatallanma, idrar kesesini tam boşaltamama miksiyon şeklinde olmaktadır. Daha ileri safhalarda ise idrar yaparken yanma, idrar tutmada zorlanma ve cinsel isteksizlikte baş göstermektedir. İyi huylu prostat büyümesi bazı hastalarda PSA Prostat Spesifik Antigen değerini de yükseltebilmektedir. PSA değerinin normal değerleri 0 ile 4 ng/L dir. Bu değerler iyi huylu prostat büyümesi olan bazı hastalarda çok yukarılara çıkabilir. PSA konusunda daha detaylı bilgi için açıklamalar bölümünde Açıklama10'nu okuyunuz. Bu nedenle PSA değeriniz yüksek çıktığında hemen prostat kanserine yakalandığınızı düşünmeyiniz. Bu durumu mutlaka hekiminiz ile görüşünüz. Hekiminiz sizi bu konuda mutlaka aydınlatacak ve gerekli olan önerileri yapacaktır. Hekiminize güveniniz. Brokoli üzerinde yaptığım araştırmalarımda idrar yolları üzerinde vasodilatif özelliği olan saracon V1 maddesini buldum. Saracon V1 idrar yolları üzerinde genişletici bir özelliğe sahip ve bu sayede rahat idrara çıkma imkanı sağlamaktadır. Ancak, burada önemli olan büyümüş olan prostatın da tekrar yavaş yavaş küçülmesini sağlayabilmekdir. Bunu sağlayan yine brokolinin içerdiği hormon dengeleyici özelliği olan indol ve indol türevleridir. İşte brokolinin içerdiği hormon dengeleyici indol ve indol türevleri testosteron/dihidrotestosteron dengesini tekrar kurmakta, prostat için yeterli olan testosteron miktarını dengelemektedir. Bu sayede prostat yavaş yavaş sağlıklı çalışmasına başlamaktadır. Brokolinin şifa veren gücü sadece erkeklere yönelik değildir. Bayanlarda da meme kanserini önleyici gücü artık bilinen bir gerçektir. Amerika'da bu konuda yapılan pek çok klinik deney bunu ortaya koymuştur. Menopoz dönemindeki bayanlara da yardımcıdır. Çok az suda beş dakika haşlanmış brokoli ve haşlama suyunu tüketmeleri iyi bir takviyedir. Cinsiyet hormonu östrojenin dengelenmesinde oldukça başarılıdır. Brokoli içerdiği Di-Indolyl-MethanDIM sayesinde östrojen metabolizmasının dengeli çalışmasını sağlayarak bu sayede menopoz döneminin daha sağlıklı bir şekilde geçirilmesini sağlamaktadır. Diğer bir ifade tarzıyla, DIM yüksek olması durumunda, tabii olarak östrojen/testosteron oranını normal sınırlarına getirmekte etkilidir. Kısaca, di-indol-methan DIM östrojen hormonunun metabolize olmasında yardımcıdır. Erkeklerde, yaşlanmayı aging hızlandıran parametrelerden bir tanesi de, orta yaşlardan itibaren östrojen metabolizmasının yavaşlamasıdır. Östrojen hormon metabolizmasının yavaşlaması demek, bu hormonun akümü -lüsyonu birikmesi demektir. Östrojen hormonunun birikimi erkeklerde yaşlanmayı hızlandıran faktörlerden bir tanesidir. İşte, brokolide bulunan di-indol-methan DIM etkin maddesi, östrojen hormon metabolizmasının daha sağlıklı ve dengeli çalışmasını sağlayarak, bu hormonun erkeklerde yaşlanmaya neden olan birikimine engel olmaktadır. Söz östrojen hormonundan açılmışken bir noktaya daha değinmek istiyorum. Genel bir kural olmasa da erkeklerde orta yaştan itibaren östrojen hormonu yükselmeye başlar. Bunun nedeni, östrojen hormonu metabolizması yavaş çalışmaya başlamaktadır. Yani, östrojen hormonunun vücudumuzdaki yok edilme hızı yavaşlamaktadır. Sonuç olarak, östrojen hormonu seviyesi yükselmeye başlar. Östrojen hormonunun yükselmesi erkeklerde cinsel isteksizliğe de neden olmaktadır. İşte, brokolide bulunan üç tane etkin madde, bunlardan bir tanesi di-indol-methan östrojen hormon metabolizmasını hızlandırarak, bu hormonu normal seviyesine indirebilmektedir. Brokoli kürünü, prostatit veya iyi huylu prostat büyümesine karşı uygulayan hastaların iktidarsızlık şikâyeti olanları, östrojen hormonuna bağlı olarak bu kür sayesinde normal cinsel ilişki peryotlarına kavuştuklarını belirtmektedirler. Brokoli kürü aynı zamanda, östrojen hormonunun yükselmesinden dolayı iktidarsızlık çeken erkeklere normal cinsel yaşam kalitelerini geri kazandırmaktadır. Ancak, brokoli kürünü viagra gibi düşünmemek gerekir. Brokoli kürü östrojen hormon metabolizmasının sağlıklı çalışmasında promotor takviye edici özelliğe sahip olduğundan, hem osteoporoz'a karşı korumakta, hem kolestrolü düşürmekte ve hem de dokulara yeterli oranda suyun depolanmasını sağlamaktadır. Östrojen hormonunun kemik yapısının olgunlaşmasında da rolü çok önemlidir. Bu nedenle, menopoz dönemindeki bayanlara kemik yapısını takviye edici, kalsiyum yönünden zengin beslenme ve hatta ekstra kalsiyum takviyesi önerilir. Yüz gram brokoli tükettiğiniz zaman ortalama 50 mg kalsiyum almış olursunuz. Brokoli gerçek bir kalsiyum deposudur. Değerli okuyucu, brokoli kürü prostat probleminin durumuna göre en az 21 gün en fazlada 90 gün uygulanmakta ve şikayetlerin tekrar ortaya çıkmasıyla 10-15 günlük kısa kürler halinde zaman zaman uygulanmaktadır. Brokoli gerçekten hiçbir yan tesiri olmayan ve alınan ilaçlar ile de etkileşmesi söz konusu olmayan bir sebze kürüdür. Kullananların tavsiyeleri ile hızla yayılan brokoli kürü, tüm dünyada büyük bir başarı ile uygulanmaktadır. Bu konuda tüm dünyadan gelen mesajlar, gerek Almanya?da Medikal forumlarda, gerek Amerika'daki prostat vakfı forumlarında ve gerekse de Amerika'da Üniversitesinin prostatitis forumunda hastalar ve bilim adamları arasında karşılıklı olarak tartışılmaktadır. Ağustos 2000 tarihinde Amerikalı bir bilim adamı, St. John Üniversitesi prostatitis tartışma forumunda şu görüşü ortaya atmıştır; Brokoli kalsiyum açısından çok zengin bir sebzedir. Uzun müddet suyu içildiği taktirde böbrek veya prostat taşına neden olabilir. Çünkü, böbrek ve prostat taşlarının temelini kalsiyum oksalatlar oluşturmaktadır. Bu nedenle kullanan hastaların dikkatli olmalarını ve uzun müddet kullanılmaması gerektiğine görüşün aksinin kesinlikle doğru olduğunun cevabı İngilterede yayınlanan tıp dergisinde N Engl J Med 1993 Mar 25 ; 32812 833-838 1993 yılında Curhan GC, Willett WC, Rimm EB, Stampfer MJ tarafından ortaya konmuştur. Bu araştırmada varılan sonuç kısaca şu şekildedir; Besinler yoluyla yüksek miktarda alınan kalsiyum aksine böbrek taşı oluşumunu azaltmaktadır. Brokoli kürünün üç aylık doksan gün uygulama döneminde, prostat ve böbrek taşlarının belirgin bir biçimde küçüldükleri gözlenmiştir. Ancak, bu konudaki araştırmalarım ve etkin madde üzerindeki çalışmalarım devam etmektedir. Prostat sıvısı alkali olup bazik içerisinde bulunan en önemli maddelerden bir tanesi de çinkodur. Çinkonun, insan vücudunda en fazla bulunduğu ortam prostat sıvısıdır. Prostat fonksiyonu hakkında önemli bilgi veren parametrelerden bir tanesi de prostat sıvısı içerisinde bulunan çinko miktarıdır. Kısaca, çinko önemli rol oynamaktadır. Burada hemen belirtmekte fayda görüyorum; Brokoli ortalama 50 ppm çinko 50 mg çinko/kg brokoli içerir. Brokolinin yaprakları da ortalama 60 ppm çinko 60 mg çinko/kg brokoli yaprağı ihtiva eder. Brokoli kürü uygulaması veya sebze olarak brokoli tüketimi yeteri kadar çinko almamızı sağlar. Son yıllarda Amerika'da satılan çinko tabletlerini özellikle prostat problemi olan hastalar yardımcı olarak kullanmaktadırlar. Eğer brokoli kürünü yılda enaz bir defa uyguluyorsanız veya ayda enaz iki defa brokoliyi sebze olarak tüketiyorsanız, takviye olarak çinko tableti almanıza gerek yoktur. Ancak bu, hekiminizin farklı bir öneride bulunmadığı durumlarda geçerlidir. Gelişmiş ülkelerde en çok görülen kanser türlerinden biri de bağırsak kanseridir kolon kanseri. Bunun böyle olmasının en önemli sebeplerinden biri de beslenmedir dünya sağlık teşkilatı verilerine göre. Çünkü, gelişmiş ülkelerde yağlı besinler, konserve ve konserve katkı maddeleri, salam, sosis, ve et bol miktarda tüketilirken lifli fiber besinler çok az tüketilmektedir. Buna karşı az gelişmiş ülkelerde daha çok lifli besinler ve tahıl ağırlıklı olarak tüketim yapıldığından bu ülkelerde bağırsak kanseri oranı oldukça düşüktür. Her ne kadar bilimsel olarak lifli besinlerin barğırsak kanserini nasıl önlediği izah edilememiş ise de, bu konuda birkaç tane güçlü teori mevcuttur. Bunlardan en açıklayıcı olanı şudur Lifli besinler bağırsaklardaki ağır metalleri, asit fazlalığını ve toksinleri emici özelliğe sahiptir. Ağır metaller genel olarak vücudumuz için zehirdirler toksin. Lifli besinler bağırsakları daha hızlı harekete geçirdiğinden hem daha düzenli hem de miktar olarak daha fazla dışkının bağırsak içinde fazla bekletilmeden dışarı atılmasını sağlarlar. Bağırsaklarda bulunan bazı bakterilerin salgıladığı proteinler kanserojen özelliklidir. Protein yapılı bu kanserojen maddeler bağırsaklarda fazla beklemeden dışarı atılmış olurlar. Brokoli sebzesinin kendine özgü lifli selülozik bir yapısı vardır. Bu özelliğinden dolayı bağırsaklardaki toksinleri emme özelliği diğer lifli besinlere göre çok daha fazladır. Brokolinin şeker hastalarına da diabetes mellitus olumlu katkısı dikkate değer ölçüdedir. Kandaki şekerin glukoz yüksekliği doğrudan doğruya insulin hormonuna bağlıdır. Kan şekerini ayarlayan ve dengede tutan insulin hormonudur. Kısaca, vücudumuzda insulin hormonu yeterli derecede üretilemiyorsa, kan şekeri de ona göre yükseliyor demektir. Brokoli sebzesi yüksek derecede lif fiber içermektedir. Yüksek oranda lifli besinlerin tüketilmesi kan şekerinin ayarlanmasını kolaylaştırır. Bu da daha az insulin hormonuna ihtiyaç var demektir. Brokolide bulunan lifli yapı çözünebilir bir yapıya sahiptir. Çözünebilir olmasıda midenin daha geç boşalması anlamına gelir. Bundan dolayı glukozun bağırsaklardaki emilmeside absorpsiyon gecikmektedir. Brokoli kürünü uygulayan şeker hastaları kan şekeri seviyelerinin yavaş yavaş düştüğünü göreceklerdir. Kısaca, brokoli kan şekerinin kontrol altına alınmasında ve dengelenmesinde yardımcı rol oynamaktadır. Brokoli kürünün bu yardımcı rolü hiçbir zaman insulin veya kan şekerini düşürü ilaç yerine geçtiği anlamına gelmez. Bu konuda sorularınız olduğu taktirde, hekiminize danışınız. Brokoli içerdiği zengin kalsiyum oranından dolayı, osteoporoz hastalarına da iyi bir yardımcıdır. Brokoli bununla beraber içerdiği diüretik idrar söktürücü maddelerden dolayı tansiyon yüksekliği olanlara hastalara da destek olmaktadır. Yukarıda belirtildiği gibi içerdiği yüksek orandaki lifli yapı, kandaki toplam kolestrolü düşürdüğü gibi, aynı zamanda halk arasında kötü kolestrol olarak bilinen LDL'yi de Low Density Lipoprotein düşürmektedir. Uzun zamandan beri prostat şikayeti olanlarda genel bir kural olmasa da, çoğunlukla cinsel isteksizlik zaman içerisinde yavaş yavaş kendini gösterebilir. Brokoli kürü cinsel isteksizliği de yavaş yavaş ortadan kaldırır ve normal yaşam kalitesini tekrar sağlar. Ancak, brokoli cinsel gücü artıran bir bitki değildir. Brokoli, prostat problemini ortadan kaldırmaya destek verdiği için buna bağlı olan cinsel yaşamı da normale dönüştürmektedir. Genel bir kural olmasa da özellikle iyi huylu prostat büyümesi prostat hyperplazi ve/veya prostatit prostatitis şikâyeti olanların beslenmelerinde birkaç noktaya dikkat etmeleri gerekir bunlar sırasıyla karabiber, köri ve acı biberden uzak durunuz. kafeinli ya da kafeinsiz kahve tüketiminde ölçülü olunuz. kola, maden suyu, soda ve asitli içecekleri tercih etmeyiniz bol su içiniz. kuru soğan tüketimine ağırlık veriniz. Kırmızı soğan quercetin içermediğinden dolayı tercih etmeyiniz. Beyaz tatlı italyan soğanı Türkiye'ye yeni yeni girmeye başlamıştır, bu soğanda da quercetin eser miktarda mevcuttur. prostatit şikayeti olanların kesinlikle ağır kaldırmamaları gerekir. En fazla taşıyacakları yükün 3 kilogramı geçmemesi gerekir. Kış aylarında soğuktan abdominal bölgenizi karın bölgesi ve aşağısı koruyunuz. Prostat sağlığı, prostatın düzenli çalışmasına bağlıdır. İktidarsızlık, diğer bir ifadeyle cinsel isteksizlik prostatın çalışmasını yavaşlatmaktadır. Prostatı adeta tembelleştirmektedir. Prostat sıvısı, iktidarsızlıktan dolayı çok seyrek boşaldığından prostat içerisinde uzun zaman kalmaktadır. Bunun sonucunda değişik prostat şikayetleri ortaya çıkabilmektedir. Cinsel ilişki esnasında kasılma hareketi yapan prostat, prostatın esnek kalmasını, kanla beslenmesini ve içerdiği prostat sıvının dışarı atılmasını sağlar. Bunun sonucunda da prostat metabolizması daha sağlıklı çalışmaya başlar. Böylece prostatın rahatlığı sağlanmış olur. İktidarsızlığın neden olabileceği prostat tembelliği ve prostat tembelliğinin neden olabileceği prostat şikayetleri ortaya çıkabilmektedir. Değerli okuyucu, iyi huylu prostat büyümesi ve prostat içi iltihablanma prostatit uzun zaman içerisinde tedavi edilmedikleri taktirde cinsel isteksizliğe de iktidar- sızlığa neden olabilmektedir. Cinsel isteksizliğe karşı mükemmel bir çözüm getiren keçiboynuzu veya havuç kürüdür.Bakınız keçiboynuzu ve havuç. Prostatit veya iyi huylu prostat büyümesi şikâyeti olanlar ya da yakın akrabalarında prostat kanseri görülmüş olan ki,şilerin çoğu zaman ortak düşüncesi kendilerinin de birgün prostat kanserine yakalanabilecekleridir. Ya da prostat şikayetlerinin ileride kansere dönüşebileceği korkusudur. Bu durumda olan kişilere arslanpençesi kürünü önerebilirim. Arslanpençesi meme, rahim, lenf bezi ve prostat kanserine karşı mükemmel bir önleyicidir. Bakınız Arslanpençesi. Ancak, arslanpençesi kürünü uyguladığınız için hekime gitmeye veya kontrollerinizi yaptırmaya gerek olmadığı düşüncesine kesinlikle kapılmayınız. Zaman zaman gerekli kontrollerinizi yaptırınız. Hekim önerileri doğrultusunda hareket ediniz. Hamile bayanlar ve brokoli kürü Brokolinin içerdiği Indol-3-Carbinol I3C, östrojen hormonunu modüle ettiğinden dolayı hamile bayanların brokoli kürü uygulamamaları gerekir. Beslenme amaçlı olarak brokoli salatası veya yemeğini tüketmelerinde bir sakınca yoktur. Dikkat Brokoliyi satın alırken ve satın aldıktan sonra da mutlaka dikkat etmeniz gereken noktalar şunlardır Satın alırken taze olmasına dikkat ediniz Brokolinin renginin yeşil olmasına dikkat ediniz, sararmış olanları almayınız Uzun müddet kullanacağınız için, 250 gramlık porsiyonlar halinde derin dondurucuda saklayınız. Hergün bir paket kullanınız. Taze olarak satın aldıysanız, buzdolabınızın normal bölümünde 3 günden fazla bekletmeyiniz. En doğrusu yine porsiyonlar halinde derin dondurucuda koruma altına almaktır. Derin dondurucuda koruma altına aldığınız stokladığınız brokoli özelliğini kaybetmeden altı ay kalabilir. Süpermarketlerin derin dondurulmuş sebze reyonlarında paketler halinde satılan brokolinin de yeşil olmasına dikkat ediniz. Fazlaca aldığınız paketleri mutlaka evinizdeki derin dondurucuda saklayınız. Aktarlarda veya bazı marketlerde brokolinin kurutulmuşu satılmaktadır, kürler için onları kullanmayınız. Kurutulmuş brokolinin, tazesine göre olan etkisi yaklaşık %15 civarındadır. Dikkat Beyaz lahananın yapraklarında ve brokoli'nin göbek kısmı üzerinde veya yapraklarında böcek ısırığı ya da herhangi bir parazitin yarleştiğini görürseniz, o lahanayı veya brokoliyi satın almayınız. Bunun nedenini kısaca şu şekilde açıklamak istiyorum Hemen hemen tüm bitkiler dışarıdan gelebilecek parazitlere karşı kendilerini korumak amacıyla değişik kimyasal özelliği olan zehirli maddeler üretirler. Bu zehirli maddeler genel olarak yapraklarda veya karnabahar ya da brokoli gibi sebzelerde hem yapraklarında hem de göbek kısmında üretilir. Brokoli, karnabahar ve beyaz lahananın yapraklarında, tadı hafif acımtırak olan glucosinolate adı verilen madde üretilir. Bu glucosinolate maddesi, herbivorous bitkiler ile beslenen böcekler için öldürücü bir zehirdir. Beyaz lahananın veya brokolinin yapraklarını veya karın bölgelerini beslenmek amacıyla ısıran parazit birkaç saniye sonra ölmektedir. Çünkü, onlar için glucosinolate'lar birer öldürücü zehirdir. Böcekler için bir zehir olan glucosinolate, insanları hem kansere karşı koruyan hem de kansere karşı savaşan önemli bir etkin maddedir. Peki, neden böcekler tarafından ısırıldığını gördüğümüz karnabaharı, lahanayı veya brokoliyi tüketmemeliyiz, glucosinolate insanlar için faydalı, böcekler için zararlı bir madde ise insanlara nasıl bir zararı olur? Bu soruların cevabı biraz daha detaylı açıklama gerektirmektedir. Şöyle ki yaprak hücrelerinin içinde bulunan glucusinolate maddesi ayrı bir bölümünde bulunur, buna oda'da diyebilirsiniz. Myrosinaz adı verilen enzim de aynı hücrenin ayrı bir bölümünde oda bulunur. Yaprağı ısıran böcek, yaprak hücresinin ayrı ayrı bölümlerinde bulunan bu iki ayrı maddenin birbirleriyle karışmasına neden olur. Myrosinaz enzimi, glucosinolate maddesini insan sağlığı için zararlı olabilecek bir maddeye dönüştürür. İşte bu nedenlerden dolayı, böcekler tarafından ısırılmış bu tür sebzelerin tüketilmemesi gerekir. Böcek ısırıklarını çıplak gözle görmek mümkündür. Brokoli haşlandığı zaman myrosinaz enzimi tüm özelliğini yitirir. Myrosinaz ile glucosinolate bir araya geldiğinde serbest halde kükürt açığa çıkmaktadır. Ayrıca, glucosinolate de reaksiyona girdiğinden yok olmaktadır. Sonuçta kansere karşı etkin rol oynama gücü ortadan kalmaktadır. Not Hekiminizin verdiği ilaçlar varsa mutlaka kullanınız. Buradaki uygulamayı bir destekleyici olarak kullanınız. Öncelikle, bilmeniz gereken kullanacağınız bitkiye karşı alerjinizin olup olmadığıdır. Bu konuda hekiminizin görüşünü alınız. Hekime gitmeden ve teşhis koydurmadan şikâyetiniz ne olursa olsun, burada ki bilgilerle kendi kendinizi tedavi etmeye kalkışmayınız.

fibrokist için brokoli kürü kullananlar